Evlilik birliğinin sona ermesi durumlarından biri olan terk nedeniyle boşanma davası, Türk Medeni Kanunu’nda düzenlenen önemli boşanma sebeplerinden biridir. Akkaş Hukuk ve Avukatlık Bürosu olarak 1992 yılından bu yana İstanbul’da verdiğimiz hukuki hizmetler kapsamında, terk nedeniyle boşanma davalarında müvekkillerimize rehberlik etmekteyiz. Bu kapsamlı rehberde, terk nedeniyle boşanma davasının tüm detaylarını profesyonel bir bakış açısıyla ele alacağız.
Konu Başlıkları
- Terk Nedeniyle Boşanma Davası Nedir?
- Terk Nedeniyle Boşanma Davasının 7 Kritik Şartı
- Terk Nedeniyle Boşanma Davasında Süreç Nasıl İşler?
- Terk Nedeniyle Boşanma Davasında Dikkat Edilmesi Gerekenler
- Terk Nedeniyle Boşanma Davasında en Önemli Şartlar Nelerdir?
- Evi Terk Eden Eşe Nasıl ve Ne Zaman İhtar Göndermeliyim?
- Haklı Bir Sebep Olmadan Terk Eden Eş Kusurlu Sayılır mı?
- Şiddet veya Tehdit Altında Terk Eden Eşin Durumu Nasıl Değerlendirilir?
- Terk Edilen Eşin Boşanma Talebinde Bulunması İçin Hangi Şartlar Gerekir?
- Terk Sebebiyle Boşanma Davası için Avukatlarımıza Ulaşın
Evlilik, eşlerin birlikte yaşaması ve karşılıklı yükümlülüklerini yerine getirmesi üzerine kurulu kutsal bir bağdır. Ancak, bazen eşlerden biri haklı bir sebep olmaksızın ortak konutu terk ederek evlilik birliğini zedeler. Bu durumda, Türk Medeni Kanunu’nun 164. maddesi uyarınca “terk nedeniyle boşanma davası” açılabilir.
Terk Nedeniyle Boşanma Davası Nedir?
Terk nedeniyle boşanma, eşlerden birinin evlilikten doğan yükümlülüklerini yerine getirmemek amacıyla ortak konutu terk etmesi veya haklı bir sebep olmaksızın eve dönmemesi halinde diğer eşin açabileceği özel bir boşanma sebebidir. Bu dava türünde, hakim evlilik birliğinin temelinden sarsılıp sarsılmadığını ya da tarafların kusur durumunu incelemeden boşanma kararı verebilir. Çünkü kanun, terkü yükümlülüğün ihlali olarak kabul edilmiştir.

Terk Nedeniyle Boşanma Davasının 7 Kritik Şartı
- Ortak Konutun Terk Edilmesi: Eşlerden biri, evlilik birliğinden doğan sorumluluklarını yerine getirmemek amacıyla ortak konuttan ayrılmalıdır. Sadece ayrı yaşamak değil, ayrılma amacının evlilik yükümlülüklerinden kaçmak olması gerekir.
- Haklı Sebebin Olmaması: Terk eden eşin haklı bir nedeni olmamalıdır. Örneğin, diğer eşin şiddet uygulaması veya evden kovması gibi durumlarda terk haklı sayılır ve boşanma davası açılamaz.
- Kesintisiz 6 Aylık Ayrılık Süresi: Terk nedeniyle boşanma davası açılabilmesi için eşlerin en az 6 aydır ayrı yaşamaları gerekir. Bu süre kesintisiz olmalıdır.
- Hakimin veya Noterin İhtar Göndermesi: Terk edilen eş, mahkeme veya noter aracılığıyla terk eden eşe ortak konuta dönmesi için ihtarda bulunmalıdır. Bu ihtar usulüne uygun ve samimi olmalıdır.
- İhtarın Sonuçsuz Kalması: İhtarın tebliğinden sonra en az 2 ay geçmesine rağmen terk eden eş eve dönmemelidir. Bu süre sonunda boşanma davası açılabilir.
- İhtar İstem Süresi: Boşanma davası açılmadan önce ihtar isteminde bulunulması gerekir. Ancak, ihtar istemi boşanma davası açılmadan önce en az 4 ay geçmeden yapılamaz.
- Ortak Konutun Yaşamaya Elverişli Olması: İhtar edilen ortak konutun birlikte yaşamak için uygun olması gerekir. Aksi halde, terk nedeniyle boşanma talebi reddedilebilir.
Terk Nedeniyle Boşanma Davasında Süreç Nasıl İşler?
- İlk aşamada, terk edilen eş mahkeme veya notere başvurarak terk eden eşe ortak konuta dönmesi için ihtar gönderilmesini talep eder.
- İhtar, terk eden eşe 2 ay içinde dönmesi gerektiği ve dönmemesi halinde boşanma davası açılabileceği konusunda uyarıda bulunur. Gerekirse ilan yoluyla da yapılabilir.
- İhtar sonuçsuz kalırsa, terk edilen eş 2 ayın sonunda aile mahkemesinde boşanma davası açabilir.
- Hakim, boşanma sebebinin gerçekleştiğini gördüğünde evlilik birliğini sarsma şartını aramadan boşanma kararı verir.
- Boşanma davası sırasında nafaka, tazminat ve velayet gibi konular da gündeme gelebilir. Terk eden eş tam kusurlu sayılır ve bu durum hakların belirlenmesinde etkili olur.
Terk Nedeniyle Boşanma Davasında Dikkat Edilmesi Gerekenler
- Terk eden eşin haklı bir sebebi varsa, ihtara itiraz edebilir ve dava reddedilebilir.
- Eşlerden biri diğerini evden zorla çıkarırsa, zorlayan taraf da terk etmiş sayılır ve dava açılabilir.
- Terk nedeniyle boşanma davası açmadan önce mutlaka deneyimli bir boşanma avukatından hukuki destek alınmalıdır. Çünkü süreçte usul kuralları ve delil toplama büyük önem taşır.

Terk Nedeniyle Boşanma Davasında en Önemli Şartlar Nelerdir?
erk nedeniyle boşanma davasında en önemli şartlar şu şekilde özetlenebilir:
- Ortak konutun terk edilmesi: Eşlerden birinin, evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerini yerine getirmemek amacıyla iradi ve hukuka aykırı şekilde ortak konutu terk etmesi gerekir. Sadece küs kalmak ya da aynı yatakta yatmamak terk sayılmaz.
- Terk eden eşin haklı bir sebebinin olmaması: Terk, evlilik yükümlülüklerinden kaçmak amacıyla ve kusurlu şekilde yapılmalıdır. Örneğin, şiddet nedeniyle terk eden eş haklıdır ve bu durumda terk nedeniyle boşanma davası açılamaz.
- Kesintisiz en az 6 aylık ayrı yaşama süresi: Terk nedeniyle boşanma davası açılabilmesi için eşlerin en az 6 aydır kesintisiz ayrı yaşamaları gerekir. Bu süre dolmadan dava açılamaz ve süreyi kesmek için yapılan geçici dönüşler samimi değilse dikkate alınmaz.
- İhtar yapılması: Terk edilen eş, mahkeme veya noter aracılığıyla terk eden eşe ortak konuta dönmesi için usulüne uygun bir ihtar göndermelidir. Bu ihtar, dördüncü ayın sonunda yapılabilir ve ihtarın ardından en az 2 ay geçmelidir.
- İhtarın sonuçsuz kalması: İhtarın tebliğinden sonra terk eden eşin eve dönmemesi gerekir. Bu şart gerçekleşmeden boşanma davası açılamaz.
- Ortak konutun birlikte yaşamaya elverişli olması: İhtar edilen konutun, eşlerin birlikte yaşamaya uygun olması gerekir. Aksi takdirde dava reddedilebilir.
- Yapıntı terk durumunda: Eğer bir eş diğerini zorlayarak evden ayrılmasına sebep olmuşsa, terk eden değil zorlayan taraf hukuken terk etmiş sayılır ve dava açamaz. Terk nedeniyle boşanma davası ancak gerçek terk veya yapıntı terk mağduru tarafından açılabilir.
Bu şartlar sağlandığında, terk edilen eş boşanma davası açabilir ve hakim evlilik birliğinin sarsılıp sarsılmadığını incelemeden boşanma kararı verebilir.
Özetle, terk nedeniyle boşanma davasının en kritik şartları; haklı sebep olmaksızın ortak konutun terk edilmesi, en az 6 aylık kesintisiz ayrı yaşama, usulüne uygun ihtar yapılması ve ihtarın sonuçsuz kalmasıdır.
Evi Terk Eden Eşe Nasıl ve Ne Zaman İhtar Göndermeliyim?
Evi terk eden eşe ihtar göndermek için şu adımları ve zamanlamayı takip etmelisiniz:
- İhtar gönderme zamanı: Terk eyleminin gerçekleşmesinden sonra en az 4 ay geçmelidir. Bu süre dolmadan ihtar talebinde bulunulamaz.
- İhtarın gönderilme şekli: İhtar, mutlaka mahkeme (aile mahkemesi) veya noter aracılığıyla resmi usullerle gönderilmelidir. Adi mektup, telefon, SMS, WhatsApp gibi yollar hukuken geçerli değildir.
- İhtarın içeriği: İhtarda, terk eden eşe ortak konuta dönmesi için 2 ay süre verildiği, bu sürede dönmemesi halinde terk nedeniyle boşanma davası açılacağı açıkça bildirilmelidir. Ayrıca ortak konutun tam adresi, anahtarın nerede olduğu, yol ve konaklama giderlerinin ödendiği gibi bilgiler de ihtarda yer almalıdır.
- İhtarın tebliği: İhtar, terk eden eşe resmi olarak tebliğ edilmelidir. Adresi bilinmiyorsa ilan yoluyla, yurt dışındaysa mahkeme aracılığıyla usulüne uygun tebligat yapılır.
- İhtar sonrası bekleme süresi: İhtarın tebliğinden sonra en az 2 ay geçmelidir. Bu süre içinde terk eden eş ortak konuta dönmezse, terk edilen eş boşanma davası açma hakkına sahip olur.
- İhtarın samimiyeti: İhtarın gerçek ve samimi olması gerekir. Örneğin, şiddet uygulayan eşin ihtarı samimi sayılmaz ve hukuki bağlayıcılığı olmaz.
Özetle, evi terk eden eşe ihtar göndermek için terk olayından sonra 4 ay bekleyip, mahkeme veya noter aracılığıyla 2 aylık dönüş süresi içeren resmi bir ihtarname gönderilmeli, ardından 2 ay geçtikten sonra dava açılmalıdır. Bu usul, terk nedeniyle boşanma davasının açılabilmesi için zorunlu bir şarttır.
Haklı Bir Sebep Olmadan Terk Eden Eş Kusurlu Sayılır mı?
Haklı bir sebep olmaksızın evi terk eden eş, Türk Medeni Kanunu ve yargı kararları uyarınca kusurlu sayılır. Eşin ortak konutu terk etmesi, evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerini yerine getirmemesi anlamına gelir ve bu durumda terk eden taraf tam kusurlu kabul edilir.
Ancak terk eden eşin haklı bir sebebi varsa, örneğin evlilik içinde şiddet görme, ağır hakaret veya ciddi psikolojik baskı altında olma gibi durumlar söz konusuysa, bu durumda terk eden eş kusurlu sayılmaz ve terk haklı kabul edilir. Ayrıca, evi terk eden eşin zorla evden çıkarılması veya ortak yaşamın sürdürülemez hale gelmesi gibi hallerde de kusur bulunmaz.
Yargıtay kararları da bu çerçevede terk eden eşin haklı sebep olmaksızın evi terk etmesinin kusur teşkil ettiğini ve boşanma davalarında bu durumun önemli bir kusur unsuru olduğunu vurgulamaktadır.
Özetle, haklı bir sebep olmadan evi terk eden eş, evlilik yükümlülüklerini ihlal ettiği için hukuken kusurlu sayılır ve bu durum boşanma sürecinde aleyhine sonuçlar doğurabilir.
Şiddet veya Tehdit Altında Terk Eden Eşin Durumu Nasıl Değerlendirilir?
Şiddet veya tehdit altında evi terk eden eşin durumu, Türk Medeni Kanunu ve yargı kararları çerçevesinde haklı sebep olarak değerlendirilir. Bu durumda terk eden eş kusurlu sayılmaz ve terk nedeniyle boşanma davası açılamaz ya da açılırsa reddedilir.
Eşlerden biri, diğerinin fiziksel şiddet, psikolojik baskı veya tehdit uygulaması nedeniyle ortak konutu terk etmek zorunda kalmışsa, bu terk haklı sayılır. Ayrıca, evi terk eden eşin evden zorla çıkarılması veya ortak yaşamın sürdürülemez hale gelmesi gibi durumlar da haklı sebep olarak kabul edilir.
Bu durumda terk edilen eş, mahkeme veya noter aracılığıyla ihtar gönderse bile, terk eden eş ihtara haklı sebep göstererek itiraz edebilir. Mahkeme, bu itirazı değerlendirerek terk edenin iddialarını doğrularsa, boşanma talebini reddedebilir veya terk edenin kusursuz olduğunu kabul eder.
Yargıtay kararları da şiddet veya tehdit nedeniyle terk eden eşin kusurlu sayılmayacağını ve bu durumun boşanma davalarında önemli bir savunma unsuru olduğunu belirtmektedir. Örneğin, şiddet uygulayan tarafın terk nedeniyle boşanma davası açma hakkı yoktur.
Özetle, şiddet veya tehdit altında evi terk eden eşin terkü haklıdır ve bu nedenle kusur yüklenmez. Bu durum, boşanma sürecinde terk nedeniyle açılan davalarda önemli bir savunma ve haklılık sebebi olarak kabul edilir.
Terk Edilen Eşin Boşanma Talebinde Bulunması İçin Hangi Şartlar Gerekir?
Terk edilen eşin terk nedeniyle boşanma talebinde bulunabilmesi için aşağıdaki şartların eksiksiz olarak gerçekleşmesi gerekmektedir:
- Ortak konutun terk edilmesi: Eşlerden biri, evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerini yerine getirmemek amacıyla iradi ve hukuka aykırı şekilde ortak konutu terk etmelidir. Sadece küs kalmak veya aynı evde ayrı yatmak terk sayılmaz.
- Terk eden eşin haklı bir sebebinin olmaması: Terk, evlilik yükümlülüklerinden kaçmak amacıyla ve kusurlu şekilde yapılmalıdır. Örneğin şiddet veya tehdit nedeniyle terk eden eş haklı sayılır ve bu durumda terk nedeniyle boşanma davası açılamaz.
- Kesintisiz en az 6 aylık ayrı yaşama süresi: Terk nedeniyle boşanma davası açılabilmesi için eşlerin en az 6 aydır kesintisiz ayrı yaşamaları gerekir. Bu süre dolmadan dava açılamaz. Süreyi kesmek için yapılan kısa süreli eve dönüşler samimi değilse dikkate alınmaz.
- Hakim veya noter aracılığıyla usulüne uygun ihtar gönderilmesi: Terk edilen eş, terk eden eşe ortak konuta dönmesi için resmi yollardan (mahkeme veya noter) ihtar göndermelidir. Bu ihtar, terk olayından sonra en erken 4. ayın sonunda yapılabilir ve 2 aylık dönüş süresi içermelidir.
- İhtarın sonuçsuz kalması: İhtarın tebliğinden sonra en az 2 ay geçmesine rağmen terk eden eş eve dönmemelidir.
- Ortak konutun birlikte yaşamaya elverişli olması: İhtar edilen ortak konutun, eşlerin birlikte yaşamaya uygun olması gerekir. Aksi takdirde dava reddedilebilir.
- İspat yükünün terk edilen eşte olması: Terk eden eşin ortak konutu terk ettiğini, 6 aydır dönmediğini ve usulüne uygun ihtar gönderildiğini delillerle (ihtarname, tanık, iletişim kayıtları vb.) ispatlamalıdır.
Bu şartlar sağlandığında, terk edilen eş aile mahkemesinde terk nedeniyle boşanma davası açabilir. Mahkeme, bu koşulların varlığını tespit ettiğinde evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı gerekçesiyle boşanma kararı verir.
Özetle, terk nedeniyle boşanma talebinde bulunmak için; haklı sebep olmaksızın ortak konutun terk edilmesi, en az 6 ay kesintisiz ayrı yaşama, usulüne uygun ihtar yapılması ve ihtarın sonuçsuz kalması şarttır.
Terk Sebebiyle Boşanma Davası için Avukatlarımıza Ulaşın
Terk nedeniyle boşanma davası, evlilik birliğinin temel yükümlülüklerinden birinin ihlali olarak özel bir konumda yer alır. Kanunda açıkça belirtilen şartların sağlanması halinde, terk edilen eşin boşanma hakkı doğar ve mahkeme bu talebi esastan incelemeden kabul eder. Bu nedenle, terk nedeniyle boşanma davası açmayı düşünenlerin hukuki süreci çok iyi bilmeleri ve deneyimli bir boşanma avukatından destek almaları hayati önem taşır.
Akkaş Hukuk ve Avukatlık Bürosu olarak, 1992’den beri İstanbul’da aile hukuku ve boşanma davalarında uzmanlaşmış deneyimli boşanma avukatlarıyla hizmetinizdeyiz. Terk nedeniyle boşanma davalarında müvekkillerimizin haklarını koruyarak, yasal süreçlerin en doğru şekilde işletilmesini sağlıyoruz. Size özel hukuki stratejiler geliştiriyor, her aşamada yanınızda oluyoruz.
Boşanma sürecinizde profesyonel destek almak ve haklarınızı en iyi şekilde korumak için boşanma avukatı sayfamızı ziyaret edebilir, uzman ekibimizle iletişime geçebilirsiniz.